Teknolojinin,
Hayatlarımıza türlü türlü kolaylıklar getirdiği inkar edilemez bir gerçek tabi.
Tek tuş ile tüm işler devredilirken makinelere,
Konfor,
Rahatlık,
Boş vakitler de hoş geliyor böylece bedenlere.
Tek dokunuş ile her türden bilgi,
Beceri,
Uygulama,
Her çeşit mekan,
Yaşam,
Hatta tüm dünya elimizin altında.
...
Teknolojinin,
Son yıllarda insanlığa getirdiği en popüler uygulamalardan birisi de sanal gerçeklik.
Sanal gerçeklik,
Her geçen gün daha da yayılarak,
Farklı farklı alanlarda,
Farklı sektörlerde yerini almakta.
En verimli kullanım alanları arasında eğitim uygulamaları geliyor.
Bir çok derste,
Üç boyutlu ortamlar öğrenmeyi kolaylaştırırken,
Sağlık,
Mimarlık,
Eğlence,
Turizm gibi alanlarda da hızla yayılıyor uygulama.
...
Faydalı kullanımı yanında,
Diğer taraftan,
"Oyun" uygulamalarıyla,
Sanal gerçekliğin bir miktar zarar unsuru oluşturduğunu düşünüyorum ben insanlar üzerinde.
Oyunlardaki tüm kurgu,
Tüm amaç,
Yaratılan üç boyutlu ortamlarda,
Aslında olmayanı,
Yani gerçekliği olmayanı,
"Gerçek-miş" gibi yaşatma çabası üzerine.
İnsanlara takılan sanal gözlükler,
Yaratılan ortamın içerisindeymiş hissi yaşatıyor elbet insana ama sanal,
Yani olmayan bir "gerçek-miş"liğin içerisine salıyor insanı;
Kendi gerçekliğinden,
Çevrenin gerçekliğinden,
Etrafında olup bitenin gerçekliğinden koparırcasına.
Tabi bu denli yoğun bir hissiyatın yaratılabilmesi için de karşı tarafta,
Üstelik zayıf bir gerçeklik algısı oluşturmamak adına,
Akıllıca,
İnandırıcı ve kusursuz tasarımlar,
Kurgular ortaya koymak gerekiyor elbette.
Aksi halde,
"Yandı gülüm keten helva".
Örnek mi!
Son dönemlerde,
Bir oyuna dönen seçim atmosferi içerisinde,
Oyuncağa dönen kurumların oluşturduğu sanal gerçeklik uyugulamaları,
"GERÇEK"lik adına,
Ülke genelinde pek de hissedilir derecede etki yaratmadı "gibi" "sanki" "mesela".
...
"Sanal gerçeklikten memleket meseleleri gerçeklerine dönebildiğimiz, memleket meselelerini gerçekçi uygulamalar ile çözebildiğimiz güzel günler dileğiyle..."
YORUMLAR