Ülkemizin maalesef kanayan yarasın olan küçük yaşta anne olmak bitmiyor bitecek gibi de gözükmüyor. Avrupa ülkelerinde de maalesef küçük yaşta anne olan kızlar var tabi ama bu ülkemizde o kadar yüksek ki inanamazsınız.
Ülkemizde erken yaşta evliliğin önüne geçilmeye çalışılsa da bu konu da pek başarılı olunamıyor. Erken yaşta evlilik Türkiye’nin en başta gelen sorunlarından bir tanesidir. Bu sorun için çok sayıda kadın örgütü mücadelede etse de maalesef azalmakla birlikte küçük yaşta evlilikler devam ediyor. Erken yaşta evlendirilen kendini ‘evlilik oyunun’ içinde bulan, cinsel istismara uğrayan, küçük bedeni çocuk doğurmaya zorlanan birçok kız çocuğu var.
Erken yaşata yapılan evlilikler her iki tarafı da olumsuz yönde etkilese de en çok kız çocukları bu durumdan etkileniyor. Ataerkil birçok toplumda kadının yeri evi olarak algılandığı için kadının fiziksel, ruhsal gelişimi düşünülmez. Kadın sadece eş olma görevini yerine getirilip getirilmediğine bakılır. Kadının küçük yaşta evlilikten dolayı yaşadığı travma, aldığı fiziksel yaralar kimsenin umurunda bile değil. Çünkü kadın sadece onların gözünde üremeye yarayan bir varlık. Düşünsenize 14 yaşında zorla evlendirilen bir kız çocuğu ve 15 yaşında anne oluyor. Kendi gelişimini tamamlayamayan bir çocuk, başka bir çocuğun gelişimini tamamlamak zorunda bırakılıyor. Aslında kızlar kardeşini büyütüyor. Aslında o kız çocuğu kardeşini doğuruyor.
Küçük yaşta evliliklerin yanı sıra ülkemizde ensest ilişki gerçeği de var. Aslında anlatacağım tam tanım olarak ensesti tanımlamıyor ama başka da bir kelime bulamadım karşılık olarak. Küçük yaşta babasının ya da bir akrabasının tacizine daha sonrada tecavüzüne uğrayan kız çocukları diyebiliriz tam tanım olarak. Tecavüze uğradıktan sonra korkudan ses çıkaramıyor, hamile kaldığının farkına bile varmıyor. Daha sonra hamile kaldığı anlaşılıyor ya namusumuzu kirlettin diye öldürülüyor ya da eğer şanslıysa tabi buna ne kadar şans denir bilmiyorum. Çocuk yaşta çocuğunu doğuruyor ve annesi kendi üzerine alıyor işte asıl kardeşini doğurmak bu.
O çocuğun yaşadığı travmayı düşünsenize bunu tahayyül bile edemiyorum. Oyun oynayacak yaşta bebek büyütmek ve ondan nefret etmek. Birde doğan çocuğun psikolojisi, sevilmediği istenmediği bir yerde büyümek ne kadar zor bir şeydir kim bilir.
Rahmetli babaannem çok küçük yaşta evlenmiş ve maalesef yaşadığı süre boyunca birçok kemik hastalığı ile uğraşmak zorunda kaldı. Her zaman derdi beni küçük yaşta evlendirdiler kendime bakamazken çocuğum oldu. içinde yaşayamadığı çocukluğunun izleri hep vardı.
Yorum yazarak Haberlisin Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Haberlisin hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Haberlisin editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Haberlisin değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Haberlisin Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Haberlisin hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Haberlisin editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Haberlisin değil haberi geçen ajanstır.